düşük fiyat

Turkish-English Translation

  1. low price
  2. keen price
  3. low fas
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

çok düşük fiyat
knockout price
çok düşük fiyat
knockout fas
çok düşük fiyat
knockdown price
değerinden düşük fiyat
underrated price
değerinden düşük fiyat
underprice
en düşük fiyat
lowest possible fas
en düşük fiyat
floor price
en düşük fiyat
rock bottom price
en düşük fiyat
minimum rate
en düşük fiyat
minimum price
en düşük fiyat
lowest possible price
en düşük fiyat
rock-bottom price
en düşük fiyat
bargain level
en düşük fiyat
hardpan price
rekabet edebilir düşük fiyat
keen price
rekabet edebilir düşük fiyat
keen fas
satıcının kabul etmeye istekli olduğu en düşük fiyat
upset price
satıcının satış yapacağı en düşük fiyat
reserve price
düşük fiyat rekabeti
low-price competition
düşük fiyat rekabeti
low- price competition
düşük fiyat veren
undercutter
(ihalenin) en düşük fiyat teklif edene verilmesi
allocation to the lowest bidder
bir hisse senedine düşük fiyat biçmek
to set a low value on a stock Verb
bir hisse senedine düşük fiyat vermek
to set a low value on a stock Verb
birinin teklif ettiği fiyattan daha düşük fiyat teklif etmek
to cut sb's prices Verb
çok düşük fiyat biçilmiş
short- posted
daha düşük fiyat teklifi
lower bid
en düşük fiyat (kur
bargain level
en düşük fiyat seviyesi
the lowest level of prices
en düşük fiyat seviyesi
lowest level of prices
en düşük fiyat teklif eden müteahhit
lowest contractor
en düşük fiyat teklifi
lowest quotation
en düşük fiyat veren
lowest bid
en düşük fiyat veren
lowest bidder
en düşük fiyat veren üstlenici
lowest taker
en düşük fiyat verene ihale olunacaktır
the tender will go to the lowest bidder
en düşük fiyat verene ihale olunacaktır
allocation to the lowest tenderer
en düşük fiyat verene ihaleyi vermek
to allocate to the lowest tender Verb
hisse senedine düşük fiyat vermek
(US) to set a low value on a stock Verb
ihale de en düşük fiyat vereni kabul etmek
to accept the lowest tender Verb
ihalede en düşük fiyat vereni kabul etmek
to accept the lowest tender Verb
mallara çok düşük fiyat koymak
to set too low a valuation on goods Verb
mallara değerinden düşük fiyat biçmek
to set too low a valuation on goods Verb
öne sürülen fiyattan düşük fiyat vermek
to underquote Verb
rakibe göre düşük fiyat vermek
to undercut a competition Verb
çok düşük biçilen fiyat
underrated price
daha düşük bir fiyat teklif etmek
to quote a lower price Verb
fiyat yükselmesini düşük düzeyde tutmak
to hold price increase to low level Verb
rekabeti önlemek amacıyla çok düşük tutulmuş fiyat
pre emptive price
Turkish-English phrases from Zargan's own database